A quien Dios no le dio hijos, el Satanás le da sobrinos.
(Tanrı’nın çocuklarına vermediği meziyetleri, Şeytan yeğenlerine verir.)
Arjantin atasözü
Buenos Aires’in kalbi ve “doğum yeri” olan dünyaca ünlü Mayıs Meydanı (İsp. Plaza de Mayo)’nda geçirdiğimiz “anlam yüklü” dakikalardan sonra, yürümeye, şehri gezmeye devam ediyoruz.
Meydanın olduğu yerde başlayan ve meydanla aynı adı taşıyan Mayıs Caddesi (İsp. Avenida de Mayo) üzerinde yürümeye başlıyoruz. Günlük hayatın cıvıl cıvıl aktığı, cadde ve meydanlarında insan kaynayan şehrin bu güzel yollarında, sağlı sollu dükkânların, mağazaların, kafe ve restoranların, kültür ve sanat merkezlerinin arasında yürürken, bir yandan gezi arkadaşım Yaşar Gülen ile sohbet ediyor, gezinin ve Arjantin’in tadını çıkarmaya çalışıyoruz.
Mayıs Caddesi üzerindeki yürüyüşümüz, bizi Lima Caddesi (Avenida de Lima)’ne götürüyor. O cadde üzerinde dakikalarca yaptığımız yürüyüş de bizi San Juan Caddesi (Avenida de San Juan)’ne çıkarıyor.
– Abi hayat burda ne kadar güzel yaşanıyor, değil mi? İnsanın içini kıpır kıpır eden bir canlılık var, diyor Yaşar.
– Evet, diyorum ben de. Ve ekliyorum: Ben şahsen hayran kaldım bu şehre.
– Ben de.
– Biliyor musun, bana 90’lı yılların İstanbul’unu hatırlattı. Lise öğrencisi olduğum 90’lı yılların İstanbul’unu yeniden yaşıyor gibiyim. Hani henüz internetin olmadığı, televizyon ve gazetelerin baskın olduğu, sosyal ilişkilerin henüz tam lakaytlaşmadığı ve yapmacıklaşmadığı, her şeyin sahici olduğu ve dolayısıyla her şeyin bir kıymetinin olduğu o dönemin İstanbul hayatı. İstanbul 1990 = Buenos Aires 2019…
– Harika abi..
– “Zaman tüneli”nden geçmiş gibiyim.
– Bir de insanları da çok hoş abi. Avrupalılar gibi soğuk ve rûhsuz değil.
– Kesinlikle abican. İnsanları çok güzel.
Caddede yürürken, San Juan Caddesi ile Pasco Caddesi’nin kesiştiği noktada, San Juan Caddesi – 350 adresindeki bina ilgimizi çekiyor. Çünkü turuncu renkte ve kiremit tarzında bir mimarisi olan binanın üzerinde “Museo de Arte Moderno de Buenos Aires” yazıyor; yani “Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi”.
Geniş ve işlek caddenin üzerinde yer alan ve hemen önünde bir otobüs durağı bulunan, orada insanların otobüs beklediği binanın önce dışarıdan fotoğraflarını çekiyoruz. Hem yakından çekiyorum, hem de bina fotoğrafın kadrajına tam girebilsin diye caddenin karşı tarafına geçip öyle çekiyorum.
Sonra Yaşar kardeşimle beraber binanın kapısından içeri giriyoruz. Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi’ni gezeceğiz şimdi…
İçerinin hoş bir ambiyansı var. Binanın her odası, odaların her bir köşesi sanat eserleriyle donatılmış. Resim tabloları, heykeller, halılar, dekoratif eşyalar…
Pek kalabalık değil ama. Az sayıda ziyaretçi var. Belki de haftaiçi ve tam gün ortasında orda olduğumuz içindir. Sessizlik hakim. Ziyaretçilerin tamamı bu toprakların insanı. Yabancı olarak sadece ikimiz varız gibi.
Önce giriş kısmındaki “resepsiyon ve danışma” bölümünde biraz dinleniyor, oradaki görevlilerle sohbet edip kendilerinden bilgi alıyoruz. Sonra başlıyoruz sanat müzesinin içini gezmeye. Bütün odalarına tek tek girip sergilenmiş durumdaki sanat eserlerini temâşâ ediyoruz.
Sanata yakın ilgi duyan insanlar olduğumuzdan, Yaşar da ben de, seviyoruz böyle mekânları…
Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi (İsp. Museo de Arte Moderno de Buenos Aires), kısa adıyla MAMBA, şehrin merkezinde, San Juan Caddesi – 350 adresinde bulunan bir sanat müzesi ve 11 bin m²’lik bir büyüklüğe sahip.
Müze, 11 Nisan 1956 tarihinde heykeltraş ve diplomat Pablo Curatella Manes (1891 – 1962) ve sanat eleştirmeni ve hukukçu Rafael Fernando Squirru (1925 – 2016)’nun girişimiyle kuruldu. Rafael Squirru, aynı zamanda kurucusu olduğu bu müzenin ilk yöneticiliğini de yapmıştır.
O zamanlar Squirru genç bir avukattı. İdealist bir insandı, sanata ve kültüre tutkundu. Arjantin sanatının en büyük destekçilerinden biri olarak göze çarpıyordu ve zamanının büyük kısmını sanatçılarla birlikte geçiriyordu. Arjantinli ressam Benito Quinquela Martín (1890 – 1977) ve Arjantinli ressam, dizayner, filozof ve yüksekokul öğretmeni Tomás Maldonado (1922 – 2018) gibi sanatçılarla yakın arkadaşlık kurmuş, onlarla sürekli sanat etkinlikleri ve sohbetleri yapardı.
İlk kurulduğunda Buenos Aires Witcomb Galerisi’nde bulunan müze, daha sonra San Martín Kültür Merkezi’nde yer almıştır.
En başından beri müze, avangardla ilişkilendirilebilen çok çeşitli sanatsal disiplinlerden eserler için bir mekân olarak tasarlanmıştı. Müzeyi kuran kararname, Arjantin Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı’na bağlı olan ve asıl amacı çeşitli sanatsal eserleri ve tezahürleri belgelemek olan bir “Modern Sanat Müzesi” oluşturulması gerektiğini belirtiyordu. Gelecekte Arjantinli mimar Mario Roberto Álvarez (1913 – 2011) tarafından tasarlanan ve 1956’da hâlâ yapım aşamasında olan, 1960 ortalarında açılması beklenen General San Martín Teatro Municipal’e kurulacaktı. Ancak Corrientes Caddesi’ndeki bu bina 1960’ların ortalarına kadar tamamlanamadı. Varlığının ilk dört yılında müze bir adresten diğer adrese hareket etti ve bir dereceye kadar “göçebe” oldu. Tesise bu yüzden Arjantin basını tarafından “Museo Fantasma” (Hayalet Müzesi) adı verildi. Gazeteciler müzenin kurucusu ve müdürü Rafael Squirru’ya “Müze nerede?” diye sorduklarında, Squirru, “ Le Musée c’est moi.” (Müze benim.) cevabını veriyordu.
Kendi merkezi bulunmamasına rağmen, müze kurulduktan sonra, Squirru genç kurumun faaliyetlerini başlatmak için çeşitli aktiviteleri hayata geçirdi. İlk organizasyon, “Primera Exposición Flotante de Cincuenta Pintores Argentinos” (Arjantinli Elli Ressamın İlk Yüzen Sergisi) adlı sergiyi düzenlemekti. Proje kapsamında, aralarında Ramón Gómez Cornet (1898 – 1964), Raquel Forner (1902 – 88), Delesio Antonio Berni (1905 – 81), Juan Miguel Luis Batlle Planas (1911 – 66) ve Carlos Alonso (1929 – halen hayatta)’nun bulunduğu 50’den fazla Arjantinli sanatçının eserleri, “Yapeyú” adlı gemiyle 164 gün boyunca dünyanın farklı ülkelerindeki 20 şehri gezdirildi.
Bu sergiyi, görsel sanatların sergilenmesi, Botanik Bahçesi (İsp. Jardín Botánico)’nin dekorasyonu, şehrin çeşitli noktalarında meydanları işgal eden resim sergileri ve diğer aktiviteler izledi.
1960 yılında General San Martín Teatro Municipal tamamlanıp taşınmaya hazır olduğunda, müze buraya taşındı ve binanın sekizinci ve dokuzuncu katları bu müze için tahsis edildi. Müzenin yeni adresindeki açılışı, o zamanlar büyük bir uluslararası sergi olan “Primera Exposición Internacional de Arte Moderno” (Birinci Uluslararası Modern Sanatlar Sergisi) ile açıldı. Tanıtımı 3 dilde yapıldı. Görsel kısmı siyah – beyaz olan ve İspanyolca hazırlanmış katalog da dünya çapında dağıtıldı.
1963 yılında müzenin yeni müdürü, sanat eleştirmeni Hugo Parpagnoli (? – halen hayatta) oldu. Parpagnoli, Squirru’nun açıklık felsefesini sürdürdü ve bir fotoğraf koleksiyonu oluşturma veya ödüllü yarışmalar düzenleme gibi yenilikler getirdi.
1966 yılında “Barbazul” sergisi çeçevesinde, ressam ve heykeltraş Vicente Marotta (1928 – 94), seramik sanatçısı ve heykeltraş Luis Fernando Benedit (1937 – 2011) ve müzisyen Miguel Ángel Ronando (? – ?)’nun resim, heykel ve müzik çalışmaları sergilendi.
Müzenin müdürlüğüne 1971 yılında kamusal alanlarda kültürü geliştirmede kilit bir isim olan Guillermo Whitelow (1923 – 2011) getirildi. Whitelow, 1983 yılına kadar yazarlık ve çağdaş sanat eleştirmenliği yaptı ve görev süresi boyunca publizist ve akademisyen Jorge Glusberg (1932 – 2012) konsept ve organizatörlüğünde Arjantinli fotoğrafçı ve film yapımcısı David Lamelas (1946 – halen hayatta), ABD’li konsept sanatçısı Joseph Kosuth (1945 – halen hayatta) ve ABD’li heykeltraş ve video sanatçısı Richard Serra (1939 – halen hayatta) gibi ulusal ve uluslararası sanatçılarla “Systems Art” (Sistem Sanatı) türü sergiler düzenledi.
Müzenin bir sonraki müdürü, 1983 yılında bu göreve getirilen Roberto del Villano (1929 – halen hayatta) oldu. Yeni müdür Villano döneminde, müze 1986 yılında daha önce Piccardo Tütün Şirketi binası olan ama o tarihte boş olan yere taşındı. Bu yeni yere taşınma, bir zamanlar başkanlığını dünyaca ünlü Arjantinli mimar Santiago Sánchez Elía (1911 – 76)’nın yaptığı Modern Müze Dostları Derneği (İsp. Asociación Amigos del Museo de Moderno)’nin desteğiyle mümkün oldu.
Bu şekilde müze, 1986 yılında San Telmo semtindeki şimdiki yerine taşındı. Resmî açılışı ise üç yıl sonra, 1 Eylül 1989 tarihinde 5000’den fazla kişinin katıldığı bir törenle gerçekleştirildi.
Müzenin bir sonraki müdürü, 1991 yılında bu göreve getirilen Raúl Santana (1940 – halen hayatta) oldu. O’nun döneminde, 1993 yılında 7 sene önce yaşamını yitiren Alman ressam ve çizimci Joseph Heinrich Beuys (1921 – 86)’un eserleri sergilendi. 1994 yılında da Grupo CoBrA adlı sanatçı grubu tarafından bir sergi düzenlendi. Aynı yıl, çok yönlü bir Arjantinli sanatçı ve mimar olan Clorindo Manuel José Testa (1923 – 2013) bir retrospektif ile onurlandırıldı.
Müzenin bir sonraki müdüresi, 1997 yılında bu göreve getirilen Laura Buccellato (1945 – halen hayatta) oldu. O’nun döneminde, koleksiyon sergilerine ek olarak, 1998 yılında Japon film yapımcısı ve şarkıcı Yoko Ono Lennon (1993 – halen hayatta), 2000 yılında Arjantinli heykeltraş Juan Carlos Romero (1930 – 2017) ve 2003 yılında Arjantinli çizimci Federico Manuel Peralta Ramos (1939 – 92)’un eserleri sergilendi.
Artan envanter sayısı ve daha esnek sergi alanlarına duyulan ihtiyaç nedeniyle, 2005 yılında müze genel merkezinin genişletilmesi gerekli görülmüştür. Müze daha sonra Arjantinli mimar Emilio Ambasz (1943 – halen hayatta) tarafından planlanan mimarî önlemler için kapılarını geçici olarak kapattı. Genişlemenin ilk aşaması 23 Aralık 2010 tarihinde açıldı ve bu, koleksiyonun uluslararası standartlara uygun olarak muhafazâ edilebildiği geniş sergi galerileri ve dergi odalarına sahip 11.000 m²’lik bir binayı kapsıyordu. Beş yıl süren ve 15 milyon Dolar’a mal olan bu genişleme çalışması, şu anda Adolfo Alsina Caddesi – 963 adresinde bulunan bir kütüphane ile bir arşiv odasını da kapsıyordu.
Müzenin halihazırda bu görevinin başında olan şu anki müdüresi Victoria Noorthoorn (1971 – halen hayatta ve görevinin başında), bu göreve 2013 yılında getirildi. O’nun döneminde genişletme çalışmaları tam olarak bitirildi ve müzenin şimdiki San Juan Caddesi – 350 adresindeki açılışı resmî olarak 12 Temmuz 2018’de yenibaştan gerçekleştirildi.
Victoria Noorthoorn, görev süresi boyunca, yeni bir kitleye ulaşmak için önceki kavramın ötesine geçen sunumlara imza attı. Medya varlığına da büyük önem verildi. Arjantinli sanatçılar ve özel sanat etkinlikleri, çevrimiçi araştırma seçenekleri ve dijitalleştirme projeleri üzerine yayınlar yapıldı. Tanıtım amaçlı verilen hediyeler, binanın büyük öneminin altını çizdi.
2018 yılında Alman koleksiyonlarını daha küresel bir perspektife oturtmayı amaçlayan “Museum Global” programının bir parçası olarak, Almanya’nın Frankfurt (Alm. Frankfurt am Main) şehrinde bulunan Modern Sanatlar Müzesi (Alm. Museum für Moderne Kunst) ile Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te bulunan Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi (İsp. Museo de Arte Moderno de Buenos Aires) elele vererek birlikte tarihinin en büyük sergilerinden birini geliştirdiler. Bunun için de hacimli bir katalog ortaya çıktı. Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi (MAMBA) koleksiyonu, Wasiliy Wasilıeviç Kandinskiy (1866 – 1944), Pablo Ruiz Picasso (1881 – 1973), Xul Solar ya da tam adıyla Oscar Augustín Alejandro Schulz Solari (1887 – 1963), Josef Albers (1888 – 1976), Pablo Curatella Manes (1891 – 1962), Emilio Pettoruti (1892 – 1971), Joan Miró i Ferrà (1893 – 1983), Raquel Forner (1902 – 88), Salvador Felipe Jacinto Dalí i Domènech Marqués de Púbol (1904 – 89), Delesio Antonio Berni (1905 – 81), Joseph Heinrich Beuys (1921 – 86), Kenneth Kemble (1923 – 98), Miguel Ángel Vidal (1928 – 2009), Eduardo Mac Entyre (1929 – 2014), Alberto Greco (1931 – 65), Romulo Macció (1931 – 2016), Yuyo ya da gerçek adıyla Luis Felipe Noé (1933 – halen hayatta), Luis Wells (1939 – halen hayatta), Marta Inés Minujín (1943 – halen hayatta) ve Marcelo Pombo (1959 – halen hayatta) dahil olmak üzere 11.000’den fazla eser içeriyor.
Varlığının tüm aşamalarında ve koleksiyonun farklı bölümlerini anlatan sergilerle, yurtiçi ve yurtdışından sanatçılar ile kapsamlı bir program aracılığıyla Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi, dünya çapında bir avangard sanat kurumu ve değerli bir adres haline geldi.
Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi’nin yeni binası, ziyaretçiler arasında daha fazla etkileşim öneren odalarla dönüşümlü olarak farklı toplantı alanlarına müsait bir durumda. Doğal ışığın girmesine olanak sağlayan ve San Telmo semtinin farklı manzaralarına açılan pencereleri de müzeden şehrin değişik noktalarına bakma imkânı veriyor.
Müzenin içinde yeni sergi salonlarına ek olarak, yeni ve modern bir Eğitim Odası (İsp. Sala de Educación) ve bir café bulunuyor. Ziyaretçiler müzeyi gezerken, eğer burada uzun vakit geçireceklerse, kafeteryada aperatif yiyecek ve içecek ihtiyaçlarını karşılayabiliyor, dinlenebiliyorlar. 155 m² genişliğindeki bu kafede ayrıca kütüphane var ve burada bir yandan tadımlık bir şeyler yerken bir yandan kitap da okuyabilirsiniz.
Temmuz 2020 itibariyle müzede genişlikleri 2300 m² – 4000 m² arasında olacak olan 7 adet yeni sergi salonu açılması planlanıyor. Ayrıca sadece ailelere ve hususen çocuklara yönelik sergi salonu açılması fikri de gündemde. Bu harika projede amaç, ailelere ve çocuklara hitap eden sanat eserlerinin sergilenmesi ve böylece annelerin ve çocukların da sanat ile hemhal olmasının sağlanması.
Çünkü hayatta hangi alan olursa olsun ve ne tür etkinlikler olursa olsun, orada “aile” yoksa, “aile hayatı”nı dışarıda tutuyorsa, o çabaların hepsi boş demektir ve hiçbir anlamı yoktur.
Sanat, edebiyat, bilim, felsefe, dîn, ideoloji, siyaset, iş hayatı, sosyal aktiviteler, hayattaki herşey ama herşey “aile” olduğunuzda güzeldir ve “ailece” yaptığınızda anlamlıdır.
Ve ister ressam olun resimler çizin, ister müzisyen olun şarkılar besteleyin, ister yazar olun kitaplar yazın, bir aileniz yoksa, sıcak bir yuvadan mahrumsanız, bu hayatta yalnız iseniz, boş bir hayat yaşıyorsunuz demektir.
sediyani@gmail.com
SEDİYANİ SEYAHATNAMESİ
CİLT 11
FOTOĞRAFLAR:
Caddede yürürken, San Juan Caddesi ile Pasco Caddesi’nin kesiştiği noktada, San Juan Caddesi – 350 adresindeki bina ilgimizi çekiyor. Çünkü turuncu renkte ve kiremit tarzında bir mimarisi olan binanın üzerinde “Museo de Arte Moderno de Buenos Aires” yazıyor; yani “Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi”. (ARJANTİN)
Geniş ve işlek caddenin üzerinde yer alan ve hemen önünde bir otobüs durağı bulunan, orada insanların otobüs beklediği binanın önce dışarıdan fotoğraflarını çekiyoruz. Hem yakından çekiyorum, hem de bina fotoğrafın kadrajına tam girebilsin diye caddenin karşı tarafına geçip öyle çekiyorum. (ARJANTİN)
Sonra Yaşar kardeşimle beraber binanın kapısından içeri giriyoruz. Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi’ni gezeceğiz şimdi… (ARJANTİN)
Pek kalabalık değil ama. Az sayıda ziyaretçi var. Belki de haftaiçi ve tam gün ortasında orda olduğumuz içindir. Sessizlik hakim. Ziyaretçilerin tamamı bu toprakların insanı. Yabancı olarak sadece ikimiz varız gibi. (ARJANTİN)
Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi (İsp. Museo de Arte Moderno de Buenos Aires), kısa adıyla MAMBA, şehrin merkezinde, San Juan Caddesi – 350 adresinde bulunan bir sanat müzesi ve 11 bin m²’lik bir büyüklüğe sahip. (ARJANTİN)
Önce giriş kısmındaki “resepsiyon ve danışma” bölümünde biraz dinleniyor, oradaki görevlilerle sohbet edip kendilerinden bilgi alıyoruz. (ARJANTİN)
İçerinin hoş bir ambiyansı var. Binanın her odası, odaların her bir köşesi sanat eserleriyle donatılmış. Resim tabloları, heykeller, halılar, dekoratif eşyalar… (ARJANTİN)
Müze, 11 Nisan 1956 tarihinde heykeltraş ve diplomat Pablo Curatella Manes (1891 – 1962) ve sanat eleştirmeni ve hukukçu Rafael Fernando Squirru (1925 – 2016)’nun girişimiyle kuruldu. Rafael Squirru, aynı zamanda kurucusu olduğu bu müzenin ilk yöneticiliğini de yapmıştır. (ARJANTİN)
O zamanlar Squirru genç bir avukattı. İdealist bir insandı, sanata ve kültüre tutkundu. Arjantin sanatının en büyük destekçilerinden biri olarak göze çarpıyordu ve zamanının büyük kısmını sanatçılarla birlikte geçiriyordu. Arjantinli ressam Benito Quinquela Martín (1890 – 1977) ve Arjantinli ressam, dizayner, filozof ve yüksekokul öğretmeni Tomás Maldonado (1922 – 2018) gibi sanatçılarla yakın arkadaşlık kurmuş, onlarla sürekli sanat etkinlikleri ve sohbetleri yapardı. (ARJANTİN)
En başından beri müze, avangardla ilişkilendirilebilen çok çeşitli sanatsal disiplinlerden eserler için bir mekân olarak tasarlanmıştı. Müzeyi kuran kararname, Arjantin Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı’na bağlı olan ve asıl amacı çeşitli sanatsal eserleri ve tezahürleri belgelemek olan bir “Modern Sanat Müzesi” oluşturulması gerektiğini belirtiyordu. Gelecekte Arjantinli mimar Mario Roberto Álvarez (1913 – 2011) tarafından tasarlanan ve 1956’da hâlâ yapım aşamasında olan, 1960 ortalarında açılması beklenen General San Martín Teatro Municipal’e kurulacaktı. Ancak Corrientes Caddesi’ndeki bu bina 1960’ların ortalarına kadar tamamlanamadı. Varlığının ilk dört yılında müze bir adresten diğer adrese hareket etti ve bir dereceye kadar “göçebe” oldu. Tesise bu yüzden Arjantin basını tarafından “Museo Fantasma” (Hayalet Müzesi) adı verildi. Gazeteciler müzenin kurucusu ve müdürü Rafael Squirru’ya “Müze nerede?” diye sorduklarında, Squirru, “ Le Musée c’est moi.” (Müze benim.) cevabını veriyordu. (ARJANTİN)
Kendi merkezi bulunmamasına rağmen, müze kurulduktan sonra, Squirru genç kurumun faaliyetlerini başlatmak için çeşitli aktiviteleri hayata geçirdi. İlk organizasyon, “Primera Exposición Flotante de Cincuenta Pintores Argentinos” (Arjantinli Elli Ressamın İlk Yüzen Sergisi) adlı sergiyi düzenlemekti. Proje kapsamında, aralarında Ramón Gómez Cornet (1898 – 1964), Raquel Forner (1902 – 88), Delesio Antonio Berni (1905 – 81), Juan Miguel Luis Batlle Planas (1911 – 66) ve Carlos Alonso (1929 – halen hayatta)’nun bulunduğu 50’den fazla Arjantinli sanatçının eserleri, “Yapeyú” adlı gemiyle 164 gün boyunca dünyanın farklı ülkelerindeki 20 şehri gezdirildi. (ARJANTİN)
Bu sergiyi, görsel sanatların sergilenmesi, Botanik Bahçesi (İsp. Jardín Botánico)’nin dekorasyonu, şehrin çeşitli noktalarında meydanları işgal eden resim sergileri ve diğer aktiviteler izledi. (ARJANTİN)
1960 yılında General San Martín Teatro Municipal tamamlanıp taşınmaya hazır olduğunda, müze buraya taşındı ve binanın sekizinci ve dokuzuncu katları bu müze için tahsis edildi. Müzenin yeni adresindeki açılışı, o zamanlar büyük bir uluslararası sergi olan “Primera Exposición Internacional de Arte Moderno” (Birinci Uluslararası Modern Sanatlar Sergisi) ile açıldı. Tanıtımı 3 dilde yapıldı. Görsel kısmı siyah – beyaz olan ve İspanyolca hazırlanmış katalog da dünya çapında dağıtıldı. (ARJANTİN)
1963 yılında müzenin yeni müdürü, sanat eleştirmeni Hugo Parpagnoli (? – halen hayatta) oldu. Parpagnoli, Squirru’nun açıklık felsefesini sürdürdü ve bir fotoğraf koleksiyonu oluşturma veya ödüllü yarışmalar düzenleme gibi yenilikler getirdi. (ARJANTİN)
1966 yılında “Barbazul” sergisi çeçevesinde, ressam ve heykeltraş Vicente Marotta (1928 – 94), seramik sanatçısı ve heykeltraş Luis Fernando Benedit (1937 – 2011) ve müzisyen Miguel Ángel Ronando (? – ?)’nun resim, heykel ve müzik çalışmaları sergilendi. (ARJANTİN)
Müzenin içinde yeni sergi salonlarına ek olarak, yeni ve modern bir Eğitim Odası (İsp. Sala de Educación) ve bir café bulunuyor. (ARJANTİN)
Ziyaretçiler müzeyi gezerken, eğer burada uzun vakit geçireceklerse, kafeteryada aperatif yiyecek ve içecek ihtiyaçlarını karşılayabiliyor, dinlenebiliyorlar. (ARJANTİN)
155 m² genişliğindeki bu kafede ayrıca kütüphane var ve burada bir yandan tadımlık bir şeyler yerken bir yandan kitap da okuyabilirsiniz. (ARJANTİN)
Müzenin müdürlüğüne 1971 yılında kamusal alanlarda kültürü geliştirmede kilit bir isim olan Guillermo Whitelow (1923 – 2011) getirildi. Whitelow, 1983 yılına kadar yazarlık ve çağdaş sanat eleştirmenliği yaptı ve görev süresi boyunca publizist ve akademisyen Jorge Glusberg (1932 – 2012) konsept ve organizatörlüğünde Arjantinli fotoğrafçı ve film yapımcısı David Lamelas (1946 – halen hayatta), ABD’li konsept sanatçısı Joseph Kosuth (1945 – halen hayatta) ve ABD’li heykeltraş ve video sanatçısı Richard Serra (1939 – halen hayatta) gibi ulusal ve uluslararası sanatçılarla “Systems Art” (Sistem Sanatı) türü sergiler düzenledi. (ARJANTİN)
Müzenin bir sonraki müdürü, 1983 yılında bu göreve getirilen Roberto del Villano (1929 – halen hayatta) oldu. Yeni müdür Villano döneminde, müze 1986 yılında daha önce Piccardo Tütün Şirketi binası olan ama o tarihte boş olan yere taşındı. Bu yeni yere taşınma, bir zamanlar başkanlığını dünyaca ünlü Arjantinli mimar Santiago Sánchez Elía (1911 – 76)’nın yaptığı Modern Müze Dostları Derneği (İsp. Asociación Amigos del Museo de Moderno)’nin desteğiyle mümkün oldu.
Bu şekilde müze, 1986 yılında San Telmo semtindeki şimdiki yerine taşındı. Resmî açılışı ise üç yıl sonra, 1 Eylül 1989 tarihinde 5000’den fazla kişinin katıldığı bir törenle gerçekleştirildi. (ARJANTİN)
Müzenin bir sonraki müdürü, 1991 yılında bu göreve getirilen Raúl Santana (1940 – halen hayatta) oldu. O’nun döneminde, 1993 yılında 7 sene önce yaşamını yitiren Alman ressam ve çizimci Joseph Heinrich Beuys (1921 – 86)’un eserleri sergilendi. 1994 yılında da Grupo CoBrA adlı sanatçı grubu tarafından bir sergi düzenlendi. Aynı yıl, çok yönlü bir Arjantinli sanatçı ve mimar olan Clorindo Manuel José Testa (1923 – 2013) bir retrospektif ile onurlandırıldı. (ARJANTİN)
Müzenin bir sonraki müdüresi, 1997 yılında bu göreve getirilen Laura Buccellato (1945 – halen hayatta) oldu. O’nun döneminde, koleksiyon sergilerine ek olarak, 1998 yılında Japon film yapımcısı ve şarkıcı Yoko Ono Lennon (1993 – halen hayatta), 2000 yılında Arjantinli heykeltraş Juan Carlos Romero (1930 – 2017) ve 2003 yılında Arjantinli çizimci Federico Manuel Peralta Ramos (1939 – 92)’un eserleri sergilendi. (ARJANTİN)
Artan envanter sayısı ve daha esnek sergi alanlarına duyulan ihtiyaç nedeniyle, 2005 yılında müze genel merkezinin genişletilmesi gerekli görülmüştür. Müze daha sonra Arjantinli mimar Emilio Ambasz (1943 – halen hayatta) tarafından planlanan mimarî önlemler için kapılarını geçici olarak kapattı. Genişlemenin ilk aşaması 23 Aralık 2010 tarihinde açıldı ve bu, koleksiyonun uluslararası standartlara uygun olarak muhafazâ edilebildiği geniş sergi galerileri ve dergi odalarına sahip 11.000 m²’lik bir binayı kapsıyordu. Beş yıl süren ve 15 milyon Dolar’a mal olan bu genişleme çalışması, şu anda Adolfo Alsina Caddesi – 963 adresinde bulunan bir kütüphane ile bir arşiv odasını da kapsıyordu. (ARJANTİN)
Müzenin halihazırda bu görevinin başında olan şu anki müdüresi Victoria Noorthoorn (1971 – halen hayatta ve görevinin başında), bu göreve 2013 yılında getirildi. O’nun döneminde genişletme çalışmaları tam olarak bitirildi ve müzenin şimdiki San Juan Caddesi – 350 adresindeki açılışı resmî olarak 12 Temmuz 2018’de yenibaştan gerçekleştirildi.
Victoria Noorthoorn, görev süresi boyunca, yeni bir kitleye ulaşmak için önceki kavramın ötesine geçen sunumlara imza attı. Medya varlığına da büyük önem verildi. Arjantinli sanatçılar ve özel sanat etkinlikleri, çevrimiçi araştırma seçenekleri ve dijitalleştirme projeleri üzerine yayınlar yapıldı. Tanıtım amaçlı verilen hediyeler, binanın büyük öneminin altını çizdi. (ARJANTİN)
Temmuz 2020 itibariyle müzede genişlikleri 2300 m² – 4000 m² arasında olacak olan 7 adet yeni sergi salonu açılması planlanıyor. Ayrıca sadece ailelere ve hususen çocuklara yönelik sergi salonu açılması fikri de gündemde. Bu harika projede amaç, ailelere ve çocuklara hitap eden sanat eserlerinin sergilenmesi ve böylece annelerin ve çocukların da sanat ile hemhal olmasının sağlanması. (ARJANTİN)
Varlığının tüm aşamalarında ve koleksiyonun farklı bölümlerini anlatan sergilerle, yurtiçi ve yurtdışından sanatçılar ile kapsamlı bir program aracılığıyla Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi, dünya çapında bir avangard sanat kurumu ve değerli bir adres haline geldi. (ARJANTİN)
Buenos Aires Modern Sanatlar Müzesi, 21 Nisan 2019
Merhaba degerli kardesim
Bugün tekrar bu Emaili actim okudum, bu corona günlerinde sayenizde kendimi Müzede hissettim, yazi cok akici, resimler harika. Cok tesekkür ediyorum yine böyle bir gezi yaparken topladiginiz bilgiler ver fotofraflarla bizleri de gezinize ortak ettiginiz.
selamlar
Emine