2021’de Kaybettiğimiz Kürt Büyükleri

Parveke / Paylaş / Share

2021 yılında hayatını kaybeden ve aramızdan ayrılan Kürt büyükleri

 

     2021 yılında hayatını kaybedip aramızdan ayrılan, vefâtlarıyla bizleri üzen Kürt büyükleri…

     Esker Cezirî

     (1955 – 8 Ocak 2021)

     Ünlü Kürt dengbêj Esker Cezırî, geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Cezirî, 66 yaşındaydı.

     Bir süre önce kalp ameliyatı olan Cezirî’nin bugün öğleden sonra saat 16:30 sıralarında geçirdiği kalp krizi nedeniyle hayata veda ettiği bildirildi.

     Esker Cezirî için Nûh Nebî Camii’nde cenaze namazı kılındı.

     ESKER CEZİRÎ KİMDİR?

     Ünlü dengbêj Esker Cezırî, 1955 yılında Şırnak (Şehr-i Nûh) ilimizin Cizre (Cezira Botan) ilçesinde doğdu.

     1970 yılında, 17 yaşından itibaren müzik ve dengbêjlik ile ilgilenmeye başladı ve Botan dengbêj geleneğinin başlıca isimlerinden biri oldu. Babası Eliyê Mustafa da Botan’ın tanınan dengbêjlerinden olan Esker Cezirî’nin, babasının etkisinde kalarak dengbêjliğe başladığı biliniyor.

     Kendi eserlerinin yanısıra Muhammed Arif Cezirî ve Hasan Cezirî’nin eserlerini okuyan Esker Cezirî, dengbêjlik geleneğinin yeni nesillere aktarılmasında büyük rol oynadı. Dengbêjlik kültürünün gelişimi ve sevilmesinde büyük rol üstlendi.

     Esker Cezirî, yaklaşık 600 dengbêjlik klamını ezbere biliyordu. Esker Cezirî, “Şirîn Cezira Botan”, “Roja Rehnî”, “Xulis Xweşe”, “Efla Mın Tuyi” ve “Eşqa Şirînê” gibi eserleriyle sevenlerinin gönlünde taht kurmuştu.

     Cezirî, evli ve 9 çocuk babasıydı.

     Rüstem Polat

     (1951 – 8 Ocak 2021)

     Irkçı – Kemalist rejim tarafından 15 Kasım 1937 tarihinde idam edilen Seyyîd Rıza (rh. a.)’nın torunu Rüstem Polat vefat etti. Rüstem Budak, 70 yaşındaydı.

     Seyyîd Rıza’nın torunu Rüstem Polat’ın bu sabah Almanya’nın Renanya – Palatina (Rheinland – Pfalz) eyaletinin başkenti Mainz’da evinde geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybettiği öğrenildi. Polat’ın çocukları, cenazeyi memleketleri Tunceli (Dersim)’ye getirmek için girişimde bulundu.

     Kadri Yıldırım

     (5 Şubat 1959 – 26 Mart 2021)

     İlahiyatçı ve dilbilimci Prof. Dr. Kadri Yıldırım vefat etti. Yıldırım, 62 yaşındaydı.

     23 Mart Salı günü beyin kanaması geçiren ve acilen Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan, ardından Diyarbakır Memorial Hastanesi’nde tedavisi süren Kadri Yıldırım, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Yıldırım, bugün hayata gözlerini yumdu.

     Kadri Yıldırım, Aralık 2020’de de koronavirüs (covid – 19) nedeniyle hastaneye kaldırılmış, ancak virüsü yenmişti.

     Kadri Yıldırım’ın Diyarbakır Yeniköy Mezarlığı’na defnedileceği belirtildi.

     KADRİ YILDIRIM KİMDİR?

     Kadri Yıldırım, 5 Şubat 1959 tarihinde Diyarbakır’ın Lice ilçesinde doğdu.

     İlk ve orta öğrenimimi tamamladıktan sonra Siirt Eğitim Yüksekokulu’ndaki önlisans eğitimini tamamlayan ve ardından 13 yıl öğretmenlik yapan Kadri Yıldırım, 1986 – 1998 yılları arasında ülkemizin değişik il ve ilçelerinde öğretmen ve idareci olarak çalıştı.

     1996 yılında Şanlıurfa Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Arap Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı’nda yükseklisans, 1998’de de aynı üniversite ve aynı anabilim dalında doktora yaptı. 1999 yılında Diyarbakır Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Arap Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı’nda yardımcı doçent olarak göreve başladı. Aynı anabilim dalında Mayıs 2004’te doçent oldu ve anılan fakültede Arapça ve Farsça derslerini okuttu. Arap Dili ve Edebiyatı alanında iki, Fars Dili ve Edebiyatı alanında da iki yükseklisans tezine danışmanlık yaptı.

     19 Şubat 2010 tarihinde profesör oldu. 1 Mart 2010 tarihinde Mardin Artuklu Üniversitesi’nde rektör yardımcısı olarak göreve başladı ve Yaşayan Diller Enstitüsü müdürü olarak atandı. Bu enstitüye bağlı Kürt Dili ve Kültürü anabilim dalı koordinatörlüğü, aynı üniversitenin İlahiyat Bilimler Fakültesi (sonradan fakültenin ismi İslamî İlimler Fakültesi olarak değişmiştir) kurucu dekanlığı görevlerinde bulundu.

     Kürtçe, Farsça ve Arapça dil, edebiyat ve coğrafyası üzerine bazıları çeviri olmak üzere 14 kitabı ve birçok akademik tebliğ makaleleri bulunmaktadır. Başlıca kitapları arasında; “İnanç Risalesi” (2008), “Ehmedê Xanî Külliyatı (Arapça – Kürtçe – Arapça Sözlük)” (2008), “Kültür Bakanlığı’nın Mem û Zîn Çevirisine Eleştirel Bir Yaklaşım” (2011), “Espîdebazê Hemedanî – Hemedanlı Beyaz Şahin / Baba Tahîrê Uryan: Hayatı, Görüşleri” (2013), “Temel Alıştırma ve Metinlerle Kürtçe Dilbilgisi” (2013)“Artuklu Kolay Arapça” (2 cilt; 2014), “Kürt Tarihi ve Coğrafyası” (2015) ve “İkinci Xanî / Xaniyê Duyem: Hacî Qadirê Koy” (2016) zikredilebilir.

     Haziran 2015 Genel Seçimleri’nde Halkların Demokratik Partisi (HDP)’nden Siirt milletvekili seçilen Kadri Yıldırım, Kasım 2015 Genel Seçimi’nde aynı parti ve ilden yeniden seçilmiştir.

     Kadri Yıldırım, devlet televizyonu TRT Şeş kanalında Kürt Dili ve Edebiyatı’yla ilgili “Ziman û Wêje” (Dil ve Edebiyat) adlı haftalık programı sunuyordu.

     Ahmed Dilzar

     (1920 – 10 Nisan 2021)

     Gerçek ismi Ahmed Muhammed Mustafa olan ünlü Kürt şair Ahmed Dilzar vefat etti. Dilzar, 101 yaşındaydı.

     Geçtiğimiz günlerde koronavirüs (covis – 19) salgınına yakalanarak tedavi altına alınan Ahmed Dilzar’ın, bugün Azad Kürdistan’ın başkenti Erbil (Hewlêr)’de tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybettiği bildirildi. Kürt Yazarlar Birliği Erbil Şubesi, ünlü şair Ahmed Dilzar’ın hayata veda ettiğini açıkladı. “Derin bir üzüntü ile büyük şair ve mücadele insanı Ahmed Dilzar’ın yaşamını yitirdiği haberini paylaşıyoruz” denilen açıklamada, “Ahmed Dilzar sadece ünlü bir şair ve mücadele insanı değil, tüm hayatını Kürt dili, edebiyatı ve kültürüne adayan, bu uğurda mücadele eden bir aydındı” ifadelerine yer verildi. 

     AHMED DİLZAR KİMDİR?

     Gerçek ismi Ahmed Muhammed Mustafa olan ünlü Kürt şair Ahmed Dilzar, 1920 yılında bugünkü Azad Kürdistan’ın başkenti Erbil (Hewlêr)’e bağlı Koye ilçesinde dünyaya geldi.

     1929 yılında 9 yaşında Koye’de okumaya başlayan Ahmed Muhammed Mustafa, 1937’de Koye’de ortaokul açılması üzerine okumaya devam etti.

     1942 yılında 22 yaşındayken Irak ordusuna katıldıktan sonra şiir yazmaya başlayan Ahmed Muhammed Mustafa, şairliğe başladıktan sonra adını Ahmed Dilzar olarak değiştirdi. Irak ordusunda askerken, 28 Şubat 1943’te Irak’ta İngilizler’in kurduğu Livi ordusunda yer alarak II. Dünya Savaşı’na katıldı. 3, 5 yıl askerlik yapan Dilzar, askerliğinin bir kısmını Filistin’de tamamladı.

     Askerlik görevi sonrası 1946 yılında Komünist Parti’ye üye olan Dilzar, buradaki faaliyetlerinden dolayı tutuklandı. İkinci defa 1948 yılında tutuklanan Ahmed Dilzar, 1949’da Erbil Cezaevi’nden Bağdat Cezaevi’ne nakledildi. Dilzar fikir ve düşüncelerinden dolayı 3 yıl ceza aldı ve Bağdat’tan Irak’ın Kût kentine sürgün edildi.

     1952 yılında özgürlüğünü kazanan Ahmed Dilzar, yeniden yakalanmamak için faaliyetlerini illegal şekilde devam ettirdi ve bu nedenle yaşadığı yerlerde uzun süre kalmadı. Koye kentinden Erbil’e oradan da Kerkük’e gitti. Kerkük’ten sonra da Halepçe kentinde yaşamaya başladı. En son Halepçe kentinde faaliyetlerine devam ederken bir kez daha tutuklandı. Yakalandıktan sonra ilk olarak Kerkük’e gönderildi ve buradan da Irak’ın güneyinde bulunan Nugre Selman Cezaevi’ne sürgün edildi.

     1956 yılında tekrar özgürlüğüne kavuşan Dilzar, kendi kenti Koye’ye geri döndü. 1960 yılına kadar Koye kentinde kaldı.

     1959 yılında Irak Edebiyatçılar Birliği üyesi oldu. 1960’ta başkent Bağdat’ta yayınlanan Azadî Gazetesi’nin yazarı ve yayın kurulu üyesi oldu,

     1963 yılında tekrar Komünist Parti’ye katıldı ve askerî güçleri içerisine dahil oldu. Komünist Parti’nin o dönemler karargâhı Koye kentine bağlı Kilkesimaq köyünde bulunuyordu. Daha sonra Koye’ye bağlı Awekird köyüne yerleşti.

     1970 yılında Kürt Yazarlar Birliği yönetim kuruluna seçildi.

     Ahmed Dilzar, yüzlerce Kürtçe ve Arapça şiir kaleme aldı. Dilzar yazdığı şiirler haricinde, tanınmış şair Baba Tahîr Hemedanî’nin şiirlerini ve hatırâ kitabını Kürtçe’nin Lorî lehçesine çevirdi.

     Uzun yıllar göçmen hayatı yaşayan Ahmed Dilzar 1994 yılında Kürdistan’ın başkenti Erbil’e dönerek hayatını kaybettiği bugüne dek burada yaşamına devam etti.

     Mustafa Muslim

     (1940 – 17 Nisan 2021)

     Rojavalı kanaat önderi Mustafa Muslim vefat etti. Muslim, 81 yaşındaydı.

     Suriye’deki iç savaştan dolayı 2014 yılında Suriye Kürdistanı’ndan Türkiye Kürdistanı’na hicret eden ve Rojava’daki Demokratik Birlik Partisi (PYD)’nin eski lideri Salih Muslim’in ağabeyi olan Gaziantep Ez- Zehra Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Muslim, on gündür koronavirüs (covid – 19) tedavisi gördüğü ve üç gündür de yoğun bakım ünitesinde tutulduğu Gaziantep Abdulkadir Yüksel Devlet Hastanesi’nde bu sabah hayatını kaybetti.

     Gaziantep Ez- Zehra Üniversitesi Basın Danışmanı Yaşar Yavuz, yaptığı açıklamada, “Yakalandığı covid – 19 hastalığı sebebiyle Gaziantep Abdülkadir Yüksel Devlet Hastanesi’nde tedavi gören İslam âlimi Prof. Dr. Mustafa Muslim’i maalesef kaybettik. Mekânı Cennet olsun” ifadelerini kullandı.

     Eşi de aynı hastanede halen tedavi gören Muslim’in cenazesi, yapılan işlemlerin ardından yakınları tarafından toprağa verilmek üzere Suriye Kürdistanı’na gönderildi.

     Hasan Saltık

     (1964 – 2 Haziran 2021)

     Türkiye’deki etnik ve kültürel müzikal zenginliği dünyaya tanıtan Kalan Müzik’in sahibi Hasan Saltık, vefat etti. Saltık, 57 yaşındaydı.

     1000’den fazla albüme yapımcı olan müzik emekçisi Hasan Saltık’ın gece saatlerinde geçirdiği kalp krizi nedeniyle vefat ettiği belirtildi. Yaklaşık 30 yıldır müzik piyasasında önemli çalışmalara imza atan Saltık, vefatından kısa bir süre önce verdiği söyleşide, “Projelere hiç ticarî olarak bakmadık. Yani her zaman kazandığımız paranın şirket ve kurumsal olarak bir bölümünü ‘şu projeye, bu projeye gitsin’ diye harcadık, bir getirisinin olduğunu düşünmeden” ifadelerini kullanmıştı.

     HASAN SALTIK KİMDİR?

     1964 yılında Tunecli (Dersim) ilimizin Hozat (Hazanis) ilçesinde doğdu.

     İlköğrenimini Dersim’de, ortaöğrenimini İstanbul’da tamamladı. İstanbul Devlet Konservatuarı’nda başladığı obua eğitimini ekonomik güçlükler nedeniyle yarım bırakarak Suadiye Lisesi’ne devam etti.

     Amcasının oğlu Rahmi Saltuk’un plak şirketinde dört yıl çalıştıktan sonra 1992 yılında Kalan Müzik’i kurdu. Unutulmaya yüz tutmuş arşivlik kayıtlarını elinde bulunduran koleksiyonerlerden ve eski müzisyen ailelerinden derlediği etnomüzikolojik çalışmalar için de önem taşıyan eserleri Kalan Müzik etiketi altında yayınladı. Klasik müzik ile Anadolu, Kafkasya ve Balkan halk müziklerinin nadide örneklerini derleyerek müzikseverlerle buluşturdu. Çeşitli yörelerin ulusal ve uluslararası arşivlerde, özellikle şahısların ellerinde saklanmış ya da unutulmuş kendi dillerinde müzik örneklerini içeren albümler yayınladı. Bizzat o yörelerde yaşayan sanatçılar tarafından kendi arkaik dil ve lehçelerinde seslendirdikleri müzik eserlerinin derlenmesi için araştırmacılara destek verdi, yapılmalarına önayak oldu. Pomak göçmenlerinden Tahtacı Türkmenleri’ne, Sadettin Kaynak’tan Münir Nurettin Selçuk’a, Hacı Taşan’dan Hisarlı Ahmet’e, Hafız Yaşar’dan Muharrem Ertaş’a; Neşet Ertaş’tan Neyzen Tevfik’e, Malatyalı Fahri’den Âşık Veysel’e uzanan bir arşiv malzemesini yayımladı.

     Türkiye’nin zengin kültür potansiyelini ortaya çıkarmaya dönük 900’ü aşkın proje gerçekleştirdi. Projeleriyle Anadolu kültür mirasının uluslararası festivaller yoluyla dünyaya açılmasına, dünyanın en prestijli arşiv ve kütüphanelerinde dinleyicilerle ve akademisyenlerle buluşmasına imkân sağladı.

     1998 yılında kemancı Cihat Aşkın’ın “Minyatürler”iyle Klasik Batı Müziği alanına yöneldi.

     2003 yılında “Prens Claus Nişanı”na layık görüldü. Ertesi yıl “Time” dergisi tarafından “Türkiye’nin müzik antropologu” olarak tanımlanarak, “Avrupa Kahramanları”ndan biri olarak seçildi.

     5 Nisan 2017’de İstanbul Teknik Üniversitesi Senatosu kararıyla fahrî doktora ünvanı aldı.

     Bağlantılı Hak Sahibi Fonogram Yapımcıları Meslek Birliği (MÜ-YAP) üyesi olan Hasan Saltık, 2 Haziran 2021 gecesi geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.

     Ahmet Yurt Dede

     (1934 – 8 Temmuz 2021)

     Hozatlı Ahmet Yurt Dede ismiyle bilinen Dersimli halk ozanı Ahmet Yurt Dede vefat etti. Ozan Ahmet Yurt Dede, 87 yaşındaydı.

     Yurt, adını “Anadolu’nun Kayıp Şarkıları” albümüyle geniş kitlelere duyurmuştu. Albümde oldukça sevilen “Eşrefoğlu Al Haberi” türküsünü seslendiren Ahmet Yurt’un eşi Fethiye Yurt da 2 hafta önce vefat etmişti. Hozatlı Ahmet Yurt Dede, Kalan Müzik’in geçen ay vefat eden kurucusu Hasan Saltık’ın da amcasıydı.

     Kinyaze İbrahim Mirzoyev

     (1 Mayıs 1947 – 8 Ağustos 2021)

     Kazakistan Kürt Birliği Başkanı ve Eski Sovyetler Birliği Kürt Dernekleri Federasyonu Başkanı Kinyaze İbrahim Mirzoyev, hayatını kaybetti. Mirzoyev, 74 yaşındaydı.

     20 gün önce yeni tip koronavirüs (covid – 19) hastalığına yakalanan değerli Kürt büyüğü Prof. Dr. Kinyaze İbrahim Mirzoyev, bugün Kazakistan’ın başkenti Nur Sultan’da tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.

     Eski SSCB topraklarında yayın yapan Yekbûn TV kurucusu ve genel yayın yönetmeni Kürt aydını Hejarê Şamil, yaptığı açıklamada, “Prof. Dr. Kinyaze İbrahim Mirzoyev 20 gün önce koronavirüse yakalanmıştı. Durumu ağırlaşınca bir hafta önce Kazakistan’ın başkenti Nur Sultan’da bir hastanede yatıyordu. İyi nefes alamayınca makineye bağladılar. Oğlu bugün saat 18:00 civarında hayatını kaybettiği haberini bize verdi” dedi.

     Üstâd Kinyaze İbrahim’in Almatı’da son yolculuğuna uğurlanacağı belirtildi.

     KİNYAZE İBRAHİM MİRZOYEV KİMDİR?

     Kinyaze İbrahim Mirzoyev, 1 Mayıs 1947 tarihinde Ermenistan’ın Zengibasar köyünde dünyaya geldi.

     Sekizinci sınıfa kadar köy ilkokuluna devam etti. Daha sonra Erivan’a giderek liseden mezun oldu.

     1974 yılında Gögercin Hanım’la evlendi. Bu evlilikten ikisi kız 5 çocuk sahibi oldu.

     Daha sonra Dil ve Edebiyat Fakültesi’ne kaydını yaptırdı. Yükseklisansı bitirdikten sonra doktora çalışmasına devam etti. Erivan’da Dil, Tarih ve Doğu Bilimleri üzerine doktorasını yaptı. Kürt Edebiyatı ve Azerî Edebiyatı üzerine doktora tezini tamamladı.

     Kinyaze İbrahim Hoca, öğretim görevlisi olarak da Kürt Dili ve Edebiyatı konusundaki çalışmalarını devam ettirdi. 25’e yakın özgün kitap çalışması ve yüzlerce bilimsel bildiri yayımladı.

     1988 yılında Azerbaycan – Ermenistan arasında Karabağ Savaşı nedeniyle bölgeyi terketmek zorunda kaldı.

     1990 yılına kadar Ermenistan Devlet Üniversitesi Ortadoğu Dilleri Bölümü Başkanlığı’nı yürüttü.

     Rusya’nın kuzeybatısındaki Sankt-Petersburg şehrinde Filoloji alanında profesör ünvanını alan Kinyaze İbrahim Mirzoyev, 1990’dan sonra Kazakistan’a döndü ve Kazakistan Devlet Üniversitesi’nde rektör yardımcılığı görevinde bulundu. Kinyaze İbrahim, Kazakistan’daki Kürtler’in sosyal ve toplumsal mücadelesinde ön saflarda yer aldı.

     Kürt milleti için büyük bir değer olan Prof. Dr. Kinyaze İbrahim, yaptığı çalışmalarla dikkati çekmiş, bugün başta Kürtler arasında olmak üzere dünyada kendisine karşı derin bir saygı ve ilginin doğmasına neden olmuştur.

     Eski Sovyetler Birliği Kürt Dernekleri Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Kinyaze İbrahim Mirzoyev, geçen yıllarda Kazakistan Halk Meclisi Başkan Yardımcılığı görevini de yapmıştı.

     Kürt dili, kültürü, tarihi ve edebiyatı üzerine 20’ye yakın kitap yazan Kinyaze İbrahim Mirzoyev, tam 8 dil (Kürtçe, Rusça, Kazakça, Ermenice, Azerice, Türkçe, Farsça ve İngilizce) biliyordu.

     Nadir Nadirov

     (6 Ocak 1932 – 24 Ağustos 2021)

     Orta Asya Kürtleri’nden dünya çapında tanınan bilim insanı Prof. Dr. Nadir Nadirov vefat etti. Nadirov, 89 yaşındaydı.

     Birçok uluslararası ödülün sahibi olan Kürt bilim adamı Prof. Dr. Nadir Nadirov’un, yaşadığı Kazakistan’ın başkenti Nur-Sultan’da yaşamını yitirdiği bildirildi. Kazakistan’da “Gaz ve Petrol Mareşali” olarak bilinen Kürt profesör Nadirov’un vefat ettiği haberini Kazakistan’ın en başarılı işkadınlarından biri olan gelini Narin Nadirova sosyal medya hesabı üzerinden duyurdu. Nadirova, Kürtçe yaptığı paylaşımda, “Mixabin min îro bavê xwe winda kir. Wateya gotinan nema…” (Maalesef bugün babam vefat etti. Söz anlamını yitirdi) dedi.

     Dünyaca ünlü bilim adamı Prof. Dr. Nadir Nadirov, uzun süredir çeşitli hastalıkları nedeniyle hastanede tedavi görüyordu. Nadir Nadirov, bu sabah hayata gözlerini yumdu.

     NADİR NADİROV KİMDİR?

     1925 yılında Van (Tuşba) ilinden göç eden bir ailenin çocuğu olan Nadir Nadirov, bu göç hadisesinden yedi yıl sonra, 6 Ocak 1932 tarihinde Naxcıvan Özerk Bölgesi’ndeki Qîqaçê köyünde doğdu.

     Nadir Nadirov’un ailesi O henüz 5 yaşında iken 1937 yılında bu defa da Kazakistan’a sürgün edildi.

     Zorlu şartlarda öğrenim gören Nadir Nadirov, Kazakistan’ın üniversite okumasına izin vermemesi üzerine bir süre öğrenim hayatına ara verdi. Sonrasında zorluklar sonucu alınan izinle Gogol Devlet Pedagoji Enstitüsü Kimya ve Biyoloji Bölümü’ne girdi ve buradan mezun oldu.

     Mezun olduktan sonra bir süre öğretmenlik yaptı.

     1956 yılında Rusya’nın başkenti Moskova’daki Lenin Enstitüsü’ne girerek yükseklisansını tamamladı. Aynı yıl Moskova’da yaşadığı dönemde ölümsüz lider Mella Mustafa Barzanî (rh. a.) ile de tanışıp görüştü.

     1967 yılında “Sovyet Sosyalist Halk Eğitiminin Öncüsü Madalyası” aldı. Aynı yıl Kimya bilim dalında doktora yaparak eğitim ve öğretimine devam etti.

     1970 yılında “profesör” oldu ve Kazakistan’da “Gaz ve Petrol Mareşali” ilan edildi.

     1980 yılında Kazakistan devletinin en yüksek bilimsel çalışmalara verilen ödül olan “Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Kazakistan Devlet Ödülü”nü, 1981’de “Sovyet Kızıl Bayrak Emek Ödülü”nü, 1982’de SSCB ve Kazakistan’ın en emektar insanı ödülü olan “Sovyet Sosyalist Cumhuriyetlerin Kazakistan Çalışan Ödülü”nü aldı.

     1983 yılında “akademisyen” ünvânını alarak üstün başarılara imza attı.

     1985 yılında “Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği Keşif Ödülü”nü aldı.

     Uluslararası Bilim Akademisi üyeliği yapan Nadirov, Kazakistan Kimya Akademisi başkanlığı yaptı. Aynı zamanda Neft Bilim Merkezi’nin direktörlüğü görevini yürüttü.

     1991 yılında “Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği Fahrî Petrolkimya Buluşu Ödülü”nü aldı.

     1992 yılında, 1930’lu ve 1940’lı yıllarda eski Sovyetler Birliği’nde Kürtler’in toplu olarak sınırdışı edilmesinin tarihî bilgileriyle ilgilendi ve bulgularını halka açtı. Nadirov, Kazakistan’daki “Berbang” (Çağrı) adlı Kürt derneğinin başkanlığını ve Kazakistan Mühendislik Akademisi’nin ilk başkan yardımcılığı görevini de üslendi. Sovyet Kürtleri Birliği Onursal Başkanı ve Kazakistan Halk Meclisi üyesi olan Nadirov, 1993’ten bu yana Kazakistan Ulusal Bilimler Akademisi’nin daimî üyesi olarak görev yapıyordu.

     Nadir Nadirov kendi akademik çalışma alanının haricinde özellikle Kürt halkı ve toplumu açısından da çok duyarlı bir lider konumundaydı. SSCB’nin çökmesinden sonra Kürtler’in toplumsal sorunlarını ele alma ve onlara çözüm arama temelinde “Yêkbûn Toplumsal Organizasyonu” adı altında bir çalışma başlattı. Özellikle Kazakistan’da yaşayan veya yolu Kazakistan’a düşen bütün Kürtler’e destek vermek, onların varsa problemlerini çözebilmek için elinden gelen her şeyi yapardı. Bu anlamda gerektiğinde akademik veya lider karakterini de bir tarafa bırakır, bazen sıradan bir insan gibi her işe koştururdu. Amacı sadece ihtiyacı olan bir Kürd’e o an yapabileceği veya verebileceği desteğin en iyisini sunabilmekti. Tam bir aydın kültürüne sahipti. İnsanları sonuna kadar dinler, konuşmalarını kesmez, sonra görüşlerini dile getirirdi. Nadir Nadirov her ne kadar siyasî bir lider olmadıysa da, toplumsal bir liderdi. Sovyet Kürtleri’nin en önemli liderlerinden biriydi. Bu nedenle de Sovyet Kürtler’i içerisinde manevî bir ağırlığa sahipti.

     Ünlü Kürt bilim insanı Nadir Nadirov’un bugüne kadar kimya ve petrol üzerine yazdığı 8 kitabı bulunuyor. “Kazakistan Petrolü ve Doğal Gazı” isimli kitabı 1996 yılında “yılın en iyi kitabı” ödülünü aldı.

     Petro – kimya konusundaki çalışmaları nedeniyle çok takip edilen biri oldu. Kazakistan’da 1996’dan beridir kendisinin kurduğu “Gaz ve Petrol” dergisini sürekli olarak hazırlayıp yayımlıyordu. Devamla birçok farklı tarihte de uluslararası birçok ödüle imza attı. Kazakistan’ın en büyük devlet ihtiram nişanesinin 1999 yılında sahibi oldu.

     2000 yılında “20. Yüzyılın Büyük Mühendisi”, 2001 yılında “Kazakistan Fahrî Mühendisi” ödüllerini aldı.

     2003 yılında Fransa’da Uluslararası Sanayiyi Destekleme Birliği tarafından “Altın Madalya” ile ödüllendirildi. 2004 yılında ise yine Fransa’da Fransa Altın Madalyalar Komitesi tarafından “Bilim Mareşali” olarak “Napolyon Ödülü”ne layık görüldü. İşte bu nedenle Kazakistan’da petro – kimya denildiğinde akla ilk gelen sima Nadir Nadirov’dur. Bu anlamda Kazakistan devleti açısından da farklı bir değere sahip bir simaydı.

     İki kitabı da kendi hayatı ve Kazakistan Kürtleri’ne dairdir. Nadirov, Kazakistan Kürtleri’nin sosyo – kültürel geçmişleri ve bugünkü yaşamları hakkında yazmıştır.

     Petro – kimya alanında buluşları ile getirdiği yeniliklerin tüm dünyada kullanılan önemli adımlar olarak nitelendirilen Prof. Dr. Nadir Nadirov, hayatı boyunca sayısız uluslararası ödül aldı. Nadir Nadirov suyla molekülleri karışık petrolün arıtılması esnasında elektrik kullanımı ile ilgili buluşu nedeniyle Uluslararası Bilim İnsanları Akademisi tarafından ödüllendirilmişti. Petrolün su moleküllerinden elektrik enerjisi kullanılarak ayrıştırılması buluşu, bilim dünyasına da yeni bir yol kazandırmıştır.

     Dünyaca ünlü Kürt bilim adamı Nadir Nadirov, yerkürenin belli zamanlarda büzülüp açıldığını öne sürmüştür. Yaptığı hesaplamalar ile dünyanın kendini sıktığı belli dönemlerde daha fazla petrol elde edilebileceğini ispatlamıştır. Yaptığı tüm buluşlar ve dünyaya faydalı bilimsel çalışmaları ile tanınmıştır.

     Nadir Nadirov yaptığı başka bir buluş ile de araçların petrolün % 70’ini değil % 100’ünü kullanabilmesi yolunda idi. “Rekombinasyon Tekniği” ismini verdiği buluşu ile petrol kullanımında büyük tasarruf elde edilebileceğini vurgulamıştır. Bu buluşu ile otomobillerin çevreye verdiği zararın da azaltılabileceğini söylemiştir. Bu buluşu şu an Kazakistan ve Rusya başta olmak üzere birçok ülke tarafından uygulanmaktadır. Bio-kimya alanında yaptığı buluşlardan dolayı ilk mucit diploması alan kişi ünvânına sahiptir.

     Nadir Nadirov, 28 monografi ve 260 adet bilimsel buluşa sahip olan bir bilim insanıdır. Kazakistan Bağımsız Devletler Topluluğu, Nadir Nadirov’un petro – kimya alanındaki buluşlarını “tüm dünyada kullanılan önemli adımlar” olarak nitelendirilmiştir.

     Kazakistan Başkanlığı içerisinde yer alan Azınlıklar Delegasyonu’nda Kürt azınlığın temsilcisi olarak yer alan Nadir Nadirov, 2010’lu yıllarda Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Ebişulı Nazarbayew’in danışmanlığını yaptı.

     Ünlü Kürt bilim adamı Nadir Nadirov, 950’den fazla bilimsel makale kaleme aldı. 250 bilimsel buluşa sahip olan Nadirov’un 35 kitabı yayınlandı. Bu kitaplardan 8’i kimya ve petrol üzerinedir. Kitapları ve makaleleri tüm dünyada bilim insanlarına ışık tutmaktadır.

     Dünyaca ünlü bilim insanı Nadir Nadirov, Kürdistan Ulusal Kongresi üyesiydi.

     Ema Xacê

     (1936 – 21 Kasım 2021)

     Adıyaman (Semsur) ilimizin yetiştirdiği önemli halk ozanı ve kadın dengbêjlerden biri olup Ema Sazbend veya Ema Xacê olarak tanınan Emine Afşin vefat etti. Ema Xacê, 85 yaşındaydı.

     Adıyaman’ın Besni (Beheştî) ilçesine bağlı Hecî Xelîl köyünde dünyaya gelen ve Reşo aşireti üyesi olan Ema Xacê, bölgenin tanınan dengbêj ve halk ozanlarından biriydi.

     EMA XACÊ (EMA SAZBEND; EMİNE AFŞİN) KİMDİR?

     Ema Sazbend veya Ema Xacê olarak tanınan Emine Afşin, 1936 yılında Adıyaman (Semsur) ilimizin Besni (Beheştî) ilçesine bağlı Hecî Xelîl köyünde doğdu.

     Emine Afşin’in hayat hikâyesi O’nu halk ozanlığına itiyor. O daha 1 yaşındayken askere giden babası geri dönmüyor.

     Henüz küçük yaşta evlendirilen Ema Xacê, kendi deyimi ile orman memuru olan eşini çok seviyor. Ancak eşi hayatını kaybedince, kaynı O’nunla evlenmek ister fakat Ema Xacê bunu kabul etmez. Kaynın ısrarı ve tutumundan bezen Ema Xacê, kaynını öldürür ve 8 yıl hapis yatar. 

     Bu süreç O’nu dengbêjlik ve halk ozanlığına iter.

     Hayatının son dönemlerini Gaziantap (Dîluk)’te geçiren Ema Xacê, bugün Cinderesi’ndeki evinde 85 yaşında hayata gözlerini yumdu.

     Tarih ve kültür bilinci ile okuduğu şiirler O’nu toplum tarafından sevilen bir ozan yapan Ema Xacê, son şiirinde şöyle demişti: “Ölüm kefene sarmaz mı sandın? / Nice selvi boylu, ince dallılar / Sırma saçlı, ince telliler / Kudretten çekilmiş karagözlüler / Misk-i amber gibi kokan nazlılar / Onlar da ölür, güvenme bu dünyaya / Nice senin gibi kahramanlar geldi dünyaya.”

     Haydar Işık

     (1 Eylül 1937 – 17 Aralık 2021)

     Kürt yazar Haydar Işık vefat etti. Işık, 84 yaşındaydı.

     Uzun yıllardır Almanya’nın Bavyera (Bayern) eyaletinin başkenti Münih (München)’te yaşayan Dersimli Alevî Kürt yazar Haydar Işık, yaklaşık 6 yıldır kanser tedavisi görüyordu. Işık’ın bugün Münih’teki evinde hayatını kaybettiği bildirildi.

     HAYDAR IŞIK KİMDİR?

     Araştırmacı – yazar Haydar Işık, 1 Eylül 1937 tarihinde Tunceli (Dersim) ilimizin Nazımiye (Kislê) ilçesinde tek odalı bir evde doğdu.

     Muş (Mıj) ve Dersim’de üç yıl köy öğretmenliği, Nazımiye, Ankara’nın Nallıhan ilçesi ve İzmir’de ortaokul öğretmenliği yaptı.

     1974 yılında Ege Üniversitesi Eczacılık Yüksekokulu’nu bitirdi.

     Aynı yıl Almanya’ya göç eden Haydar Işık, burada edebî ve düşünsel çalışmalara yöneldi ve çok sayıda eser üretti.

     Haydar Işık’ın eserleri şunlar: “Dersimli Memik Ağa”, “Dersim Tertelesi”, “Almanya’da Yitenler”, “Mülteci Munzur”, “Arevik”, “Şafağı Beklemeyeceğiz”, “Xecê’nin Dersim Kefareti”, “Şerkoy’dan Selahaddin Eyyubî’ye”, “Son Sığınma” ve “Bitlis Beyi Abdal Han”.

     Birçok kitabı Almanca’ya çevrilirken, kendisi de birçok kitabın çevirisini yaptı.

     İbrahim Sediyani

     SEDİYANİ HABER

     31 ARALIK 2021

Rahmetle ve minnetle anıyoruz…

 


Parveke / Paylaş / Share

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir