Van (Tuşba) ilimizin Çaldıran (Ebex) ilçesindeki Tendürek Dağı bölgesinde lav kayalarının ortasında yer alan 11 odalı kale kalıntısı, sarnıç, sur duvarları, gözetleme kulesiyle dikkati çekiyor.
Van (Tuşba) ilimizin Çaldıran (Ebex) ilçesindeki Tendürek Dağı bölgesinde lav kayalarının ortasında yer alan 11 odalı kale kalıntısı, sarnıç, sur duvarları, gözetleme kulesiyle dikkati çekiyor. Kale kalıntısının tescili için çalışma başlatıldı.
Çaldıran (Ebex) ilçesine 20 km mesafede lav taşlarının (volkanik tüf kayaları) ortasında düzleştirilen bazalt taşlarından inşâ edilen kaleye iki saatlik zorlu tırmanışın ardından ulaşılabiliyor. Bölgeye hakim, yüksek bir kayanın üzerine kurulan kale kalıntısında birbiriyle bağlantılı 11 oda, sarnıç, sur duvarları ve gözetleme kulesinden izler yer alıyor.
Bölgeye en yakın yerleşim yeri olan Soğuksu (Ava Sar) köyündeki kale kalıntısında, yıllar geçmesine rağmen sur duvarlarının bir bölümünün sağlamlığını koruması dikkati çekiyor. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Edebiyat Fakültesi Dekanı ve Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu, kale kalıntısının bulunduğu alana çıkarak bölgedeki çanak, çömlek parçalarını inceledi. Ortaçağ’da farklı medeniyetlerce kullanıldığı değerlendirilen kalenin Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulunca tescil edilmesi için çalışma başlatıldı.
Çavuşoğlu, lav kayalıklarının arasında inşâ edilen kale kalıntısına ulaşmanın güç olduğunu söyledi. Üçgen şeklindeki mimariye sahip kalıntının üç noktasında oval biçimde sonlanan burçların yer aldığını anlatan Çavuşoğlu, “Surların kalınlığı bazı yerlerde 5 m’yi buluyor. Yüksekliği ise bazı noktalarda 15 m civarında. İçinde iki doğal yarık yer alıyor. Yarıkların doğal yapısını kullanarak odalar yapmışlar. Bir bölümü de sarnıç olarak kullanılmış. Duvarların yıkılmasıyla içi dolmuş durumda” dedi. Yüzeyde Demir Çağı’na ait seramiklere rastlamadıklarını belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti: “Burçları incelediğimizde, buranın Ortaçağ’a ait olduğunu görmekteyiz. Ortaçağ’ın klasik özelliklerini yansıtan seramik parçaları da bulduk ama hangi döneme ait olduğunu söylemek güç. Güney ucunda dar bir giriş var. Bu da buranın gizemini ortaya koyuyor. Çaldıran Ovası’nı her noktadan görebileceğiniz bir alan. Çok rahat korunabilecek bir yapıya sahip. Lav kayalıklarının ortasında. Buraya sığınıldığı zaman uzun süre hayatınızı idame ettirebiliyorsunuz. Muhtemelen odaları da uzun süre tahıl depoları olarak kullanmışlar. Kale surlarında kullanılan taşlar özenli şekilde işlenmiş. Harç olarak da toprak kullanılmış.” Çavuşoğlu, kalenin bir devlet eli ve gücüyle inşâ edildiği tespitinde bulunduklarını ifade ederek, “Lav kayalıkların arasında ve ulaşılması çok güç noktada inşâ edilmesi bizi şaşırttı. Buraya atlarla asla ulaşılmıyor, çok engebeli bir arazi. Bu nedenle çok ilginç ve gizemli bir yer. Savaştan kaçan üst düzey yöneticilerin sığındığı şato gibi bir yer. Buranın turizme kazandırılması çok önemli çünkü çok ünik bir eser. Şu ana kadar gördüklerimiz arasından tekil özelliğe sahip. İçinde 15’e yakın mekân hâlâ duruyor. İnsanların bu güzelliği görmesi gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.
ANADOLU AJANSI
8 TEMMUZ 2024